Kemer Escort
PLATİN ÜYELER
VIP ÜYELER
GOLD ÜYELER
Kemer Escort
Kemer’in altın sarısı kumsalları, Akdeniz’in mavisiyle buluştuğu o sıcak yaz günlerinde,
Kemer Escort Melis ve Arda’nın yolları tesadüfen kesişmişti. Melis, İstanbul’dan tatil için gelmiş, kendini denizin ve güneşin kollarına bırakmıştı. Arda ise burada büyümüş, hayatını denizle iç içe geçiren bir dalgıçtı.
Escort Kemer Melis’in tatilinin ilk gününde, sahilde arkadaşlarıyla yürürken, bir dalgıcın kıyıya doğru yaklaştığını gördü. Arda, yeni tamamladığı bir dalışın ardından sahile dönmüş, elinde deniz kabuklarıyla küçük bir kız çocuğuna gösteri yapıyordu. Melis, onun denizden çıkar çıkmaz su damlalarıyla parlayan bronz tenini ve gülümsemesini izlerken, bir anlığına zamanda kayboldu.
O gün tanışmadılar ama kader onlara yeni bir plan hazırlamıştı. Ertesi gün Melis, bir dalış kursuna kaydolmaya karar verdi ve kursun eğitmeninin Arda olduğunu öğrendi. Dalgıçlık onun için yabancı bir dünyaydı, ama Arda’nın sabırlı ve şevkli anlatımıyla bu maceraya daha da kapılıyordu.
**Denizin Altında Bir Bağ**
Bir hafta boyunca, her sabah Arda’nın rehberliğinde denize açıldılar. Melis, ilk dalış deneyiminde korksa da Arda’nın eli omzuna hafifçe dokunduğunda kendini güvende hissetti. "Derin bir nefes al ve suyun seni taşımasına izin ver," diye fısıldamıştı ona.
Suyun altında zaman kavramı yoktu. Renk renk balıklar, mercanlar, deniz çayırları Melis’in gözlerini büyülemişti. Ama onu en çok etkileyen şey, Arda’nın denizin altında bambaşka biri olmasıydı. Burada kendini en huzurlu hissettiği belliydi ve Melis, ona bu kadar yakın olmanın büyülsüyle kalbinin hızlı attığını fark etti.
Günler geçtikçe aralarındaki bağ güçleniyordu. Akşamları sahilde uzun yürüyşler yapıyor, dalgaların sesi eşliğinde saatlerce konuşuyorlardı. Melis, Arda’nın hayallerini dinliyor, Arda ise Melis’in büyük şehirdeki hayatını merak ediyordu. Farklı dünyalardan gelmişlerdi ama aralarındaki çekim, her şeyden gücülüydü.
**Gerçeklerle Yüzleşmek**
Ama her tatil gibi bu da bir noktada sona ermek zorundaydı. Melis’in dönüş günü yaklaştıkça, ikisi de ne yapacaklarını bilemez hale gelmişti. Son gece, Ay Işığı Koyu’nda bir araya geldiler. Denizin sakin sesi ve ayın parlaklığı altında otururlarken Arda, "Keşke zamanı durdurabilsem," dedi.
Melis derin bir nefes aldı. "Ben de. Ama biliyorum ki bu kadar güzel olan şeyler bazen sadece bir anı olarak kalmalı."
Arda, onun ellerini tuttu. "Ya sadece bir anı olmasına izin vermezsek?" dedi fısıltıyla.
Melis, gözlerini Arda’nın gözlerine kilitledi. Gelecek belirsizdi ama bildiği tek bir şey vardı: Bu yaz onun hayatını değiştirmişti. Arda, Kemer’in mavi suları kadar derin ve anlamlı bir iz bırakmıştı onda.
Ertesi sabah, havaalanına giderken kalbi burkuldu ama gözlerinin içi hala parıldıyordu. Belki de bu, sadece bir tatil aşkı değildi. Belki de yolları, bir gün tekrar kesişecekti…